İmparatorun Mükemmel Çorbası

Bilgelik, Sadelik, Niyet (Çin, Taoizm)


Kısa – Kısa (4-6 dakika) – Yaklaşık 280 kelime


Çin İmparatoru, hayatın anlamı üzerine düşünmekten yorulmuştu ve ülkesindeki en bilge aşçıdan kendisine “mükemmel çorbayı” yapmasını emretti. Bu çorbanın, ona varoluşun sırrını tattırması gerekiyordu. Ülkenin dört bir yanından en şöhretli aşçılar saraya akın etti. Biri, yüz farklı malzemeden oluşan, haftalarca kaynatılmış bir çorba getirdi. Diğeri, sadece en nadir bulunan deniz ürünlerini ve dağ mantarlarını kullanmıştı. Bir başkası, çorbasını altın tozuyla süslemişti. İmparator hepsini tattı ama hiçbirinde aradığını bulamadı. “Bunlar lezzetli ama kibirli çorbalar,” dedi. “Bana ruhu olan bir şey lazım.” Tam umudunu yitirmişken, sarayın kapısında dağlarda tek başına yaşayan yaşlı bir keşiş belirdi. Elinde sadece basit bir toprak kase tutuyordu. İçinde berrak bir sıvı ve tek bir parça taze yeşillik vardı. İmparator küçümseyerek de olsa çorbayı tattı. Ve bir anda gözleri parladı. Daha önce hiç tatmadığı kadar saf, berrak ve canlandırıcı bir lezzetti. Bu, aradığı mükemmellİkti. “Bunun sırrı ne?” diye sordu. “İçinde hangi gizli malzemeler var?” Keşiş gülümsedi. “Hiçbir sırrı yok, majesteleri,” dedi. “Sadece üç malzeme kullandım: Dağın zirvesinden akan en saf kaynak suyu, bu sabah bahçemden kendi ellerimle topladığım taze bir sebze ve onu pişirirken sahip olduğum sakin ve dingin bir zihin. Mükemmellik, eklenen şeylerde değil, gereksiz olan her şeyden arınmış saflıkta gizlidir.”

Hikayeyi Değerlendir : 

0 / 5

Your page rank: